Bu yazıda, öğrencilerin günlük konuşmalarda rahatça kullanabilecekleri pratik İngilizce ifadeleri, anlamlarını ve örnek cümlelerle nasıl kullanabileceklerini bulabilirsiniz. Bu ifadeler, İngilizce öğrenenler için iletişimi daha akıcı hale getirecek ve kendilerini daha rahat ifade etmelerine yardımcı olacaktır.
1. How’s it going?
Bu ifade, “Nasılsın?” veya “Nasıl gidiyor?” anlamında kullanılır ve “How are you?” sorusuna göre daha samimi bir alternatiftir.
Örnek:
• A: Hey, how’s it going?
• B: Not bad, thanks! How about you?
2. What’s up?
“Ne var ne yok?” anlamında, gündelik sohbet başlatmak için kullanılır. Yanıt olarak “Not much” (Pek bir şey yok) veya kısa bir güncelleme verilebilir.
Örnek:
• A: What’s up?
• B: Just chilling. You?
3. Long time no see!
Birini uzun süre sonra gördüğünüzde “Uzun zamandır görüşmüyoruz!” anlamında kullanılır.
Örnek:
• Long time no see! How have you been?
4. I’m just about to…
“Şu an yapmak üzereyim…” anlamında, bir eyleme başlamak üzere olduğunuzu belirtmek için kullanılır.
Örnek:
• I’m just about to leave. Do you need anything from the store?
5. I gotta go.
“I have to go” ifadesinin kısaltılmış hali olan bu ifade, “Gitmem lazım” anlamında kullanılır ve samimi ortamlarda tercih edilir.
Örnek:
• Sorry, I gotta go. I’ll call you later.
6. That sounds good!
“Bu iyi bir fikir gibi geliyor!” veya “Kulağa hoş geliyor!” anlamında, önerilere olumlu yanıt vermek için kullanılır.
Örnek:
• A: Let’s meet for coffee tomorrow.
• B: That sounds good! What time?
7. No worries!
“Endişelenme!” veya “Sorun değil!” anlamında, karşıdaki kişiye bir şey için üzülmemesi gerektiğini belirtmek için kullanılır.
Örnek:
• A: I’m sorry for being late.
• B: No worries! I just got here too.
8. Take it easy.
“Rahat ol!” veya “Kendine dikkat et!” anlamında, vedalaşırken ya da birine sakin olmasını söylerken kullanılır.
Örnek:
• See you later! Take it easy.
9. By the way…
“Bu arada…” anlamında, konuşmaya yeni bir konu eklerken kullanılır.
Örnek:
• By the way, did you see the new movie?
10. Fingers crossed!
“Umarım olur!” veya “İnşallah!” anlamında, dilek dilemek için kullanılır.
Örnek:
• My exam is tomorrow. Fingers crossed!
11. Hang in there.
“Dayan, sabret” anlamında, zor bir durumda olan birine destek vermek için kullanılır.
Örnek:
• I know things are tough right now, but hang in there.
12. I’m on it.
“Ben hallederim” veya “Bu işi üstlendim” anlamında, bir görevi üstlendiğinizi belirtmek için kullanılır.
Örnek:
• A: Can you prepare the meeting notes?
• B: I’m on it!
13. I feel you.
“Anlıyorum seni” anlamında, birine empati kurduğunuzu belirtmek için kullanılır.
Örnek:
• It’s hard to juggle work and study. I feel you.
14. No way!
“Yok artık!” veya “İmkansız!” anlamında, şaşkınlık veya olumsuzluk belirtmek için kullanılır.
Örnek:
• A: Did you know he got promoted again?
• B: No way!
15. You’ve got to be kidding!
“Şaka yapıyor olmalısın!” veya “İnanamıyorum!” anlamında, şaşkınlık veya inanmazlık ifade eder.
Örnek:
• I missed the concert because I overslept.
• You’ve got to be kidding!
Günlük Hayatta Bu İfadeleri Kullanmak için İpuçları
1. Altyazılı Film ve Diziler İzleyin: Bu ifadeleri film ve dizilerde duydukça nasıl kullanıldıklarını daha iyi anlayabilirsiniz.
2. Kısa Diyalog Alıştırmaları Yapın: Arkadaşlarınızla veya dil partnerlerinizle kısa konuşmalar yaparak bu ifadeleri pratik edin.
3. Not Alarak Hatırlayın: Günlük ifadeleri bir deftere veya telefona not alarak akılda kalıcılığını artırabilirsiniz.
4. Düzenli Tekrar Edin: Öğrendiğiniz ifadeleri günlük konuşmalarınızda kullanmaya çalışarak öğrenmenizi pekiştirin.
Bu ifadeler, günlük konuşmalarda rahatça kullanabileceğiniz pratik İngilizce kalıplarını içermektedir. Özellikle yeni başlayanlar için konuşma pratiğini kolaylaştıracak bu ifadeler, İngilizceyi daha doğal ve akıcı bir şekilde kullanmanıza yardımcı olacaktır.
Commentaires